ALEVİ DEDESİ KAPLAN: YOLUMUZA SAHİP ÇIKALIM

Sevgili Can Dostları;

Son günlerde kamuoyunda tartışılan Alevi İmam Hatip Lisesi, Alevi inancına karşı “iyi niyetli” gibi gösterilen durum, art niyetli ve asimilasyona hizmet eden ve gelecekte tüm Alevi toplumu ve inancımız adına devlet desteği ile örgütlenmiş zararlı projedir.

Alevi inanç önderlerimiz, “çocuğunuzu kendinize göre değil zamana göre yetiştirin” diyen Şahı Merdan Alinin, “İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır” diyen Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin sözlerini rehber almıştır.

Birden bire Alevi dedelerine eğitim verilmesi bir nevi imam hatipli dedeler ortaya çıkararak cami cemaati gibi, sorgulama yapmayan her söylenene amin diyerek biat eden, rızalığı ortadan kaldıran eşitlik ve adelet terazisini Cem erkanında kaldırmaya çalışan, kadının ve erkeğin bir arada ibadet yapmasının engelleyecektir. Diyanetin güdümünden bir inanç yaratmaya çalışacaklardır. Aslında bütün dert asırlardır ocaklar üzerinden bu inancı taşıyan değerleri yok edip istedikleri gibi Alevi yaratmak istiyorlar.

Talibiyle ve yolun tüm kurumlarıyla var olan itikat ve ikrar üzerine olan hizmetini, sadece diplomaya bağlı hale getirecekler. Tam da bu noktada asimilasyona kapıyı iyice aralayacaklar.

Aslında bunların Sünnilikten daha çok Şia ya da Caferilik üzerinden eğitim verilerek, bu okula gidenler üzerinde Alevilere “camiye de gideriz Cemevine de, Ramazanı da tutarız Muharremi de tutarız” noktasına getirmek istiyorlar. Cemevlerindeki Pirin oturduğu makamı bile kıbleye döndürecek duruma getirecekler oysaki bizim kıblemiz Pirimizin cemaliydi oturduğu makamdı bizim kıblemiz.

Asırlardır egemen dinler kendi varlıklarını sürdürebilmek için diğer inanç guruplarını asimile ederek kendilerini güçlü hissetmelerini sağlıyor. Alevi inancıyla asırlardır uğraştılar kendilerine benzetmeye fakat başaramadılar bizim gibi Hümanist evrensel düşünen inançlar olduğu sürece dinlerin radikal gurupları hep bizimle uğracaklardır.

Kadın erkek eşitliğini savunan, insan sevgisini öne çıkaran, doğaya karşı ayrı bir hürmeti olan, kainatta var olan dört ana elementi havayı, suyu toprağı ve ateşi kutsal sayan kainat varlığını kabuleden, “insan Hakkta Hakk insandadır” diyen, tüm insanlığı Hakkın bir parçası olarak gördüğünden “72 Milleti bir gözle gören”, dinleri ve dilleri bir birinden üstün görmeyen ,lokmasını hakça ve eşitçe paylaşan, “Sevgi bizim dinimizdir” diyen bir inancı hiç bir zaman rahat bırakmayacaklardır.

Bizlerde bu değerlerimizin kaybolmaması için elimizden geldiğince mücadele verip başaracağız. Bizler Şahı Merdandan Adaleti, Kerbelada Pir İmam Hüseyinden biat etmemeyi, Hallacı Mansurdan Enel Hakk düsturunu, „İnandığım dava uğruna serimi verir derimi yüzdürürüm” diyen Nesimiden,”Bir ben vardır birde benden içeri” diyen Yunustan, “Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan” diyip Osmanlıya başkaldıran Piri Sultan Abdal ve daha nice saya bileceğimiz ulularımızdan almışız bu değerleri.
Bu ulularımız inanç ve dava için bedenlerini koymuşlar bu yola. Yüz yıllarda geçse bu dava bizim haklı davamızdır.
İşte Alevi inancıyla uğraşmalarının nedenleri bunlardır aslında onların derdi yaşayan Alevilerle değil 20 sene sonraki doğacak Alevi nesliyle onlarda biliyorki bugünkü Alevi toplumunu asimile etmek zor gelecek nesilleri asimile için bugünden yatırımları yapıyorlar nitekim 40 sene önce Alevi köylerine zorunlu Cami yaptırarak bugün belirli bir oranda inançta asimileye açık bir gurup oluştu.
Cenaze erkanları Arapça dualarla kalkan Cemevi yerine, Camiyi tercih edenler sayısal olarak az olsada zaten bir inancı asimile etmek yüz seneye yayılan bir durumdur.

Gelin hep birlikte kurumlarımıza, kazanılan haklarımıza, Ocaklarımıza, Dergahlarımıza, Ziyaretlerimize, Cemevlerimize, Lokmalarımıza, Semahlarımıza, Pirlerimize, Analarımıza, Taliplerimize, sahip çıkalım. Bu inancımızı daha nice asırlardır yaşatmaya devam edelim.
Gelin hep birlikte Alevilik derslerimize sahip çıkarak Çocuklarımızın gelecekte Alevi kalmasını sağlıyacak kazanılmış böyle bir imkana dört elle sarılalım biz çocuklarımıza anlatabildiğimiz bir Alevilik vardı, onlarında kendi çocuklarına anlata bileceği, Alevilikle yetişmelerini sağlayalım. Bu konuda Alevi inanç önderlerimize, kurum başkanlarımıza ,yöneticilerimize, ailelerimize büyük görev düşüyor bu önemli hizmete katkı sunanların Hakk hizmetlerini kabul etsin.

Gelin hep birlikte Yol bir sürek bin birdir diyerek, Hızırımızla, Muharremimizde yaşadığımız o duygusallığı yaşayarak, inancımıza karşı yapılan bu saldırıları durdura bilmek için elele verelim, herkes kendi eksikliğini bir kenara bırakarak bir birimize kenetlenerek dostça, kardeşçe mücadele verelim, gönülleri bir eyleyelim, Matemi yaşadığımız bu günlerde Alevilere yapılan tüm katliamlardan dersler çıkararak bir daha bu tür katliamlar yaşanmaması için birlikte mücadele verelim.
Gelin hep birlikte Avrupada yapılan mücadelenin Almanya Alevi Birlikleri Federasyonumuzun 30 uncu kuruluş yılında Köln Arenada Yol bir sürek binbirdir diyerek Aleviliğe el katmaya, asimile etmeye, guruplara bölmeye uğraşanlara karşı sesimizi yükseltelim.
Gelin hep birlikte Yol bir sürek binbirdir diyerek, Adeletten, barıştan ,Hakka ca bölüşmenin, şiarımız olduğunu tekrardan haykırarak, Lokmamızla Cem olup meydanda can olalım.
Bu duygularla Pir İmam Hüseyin aşkına yaşayacağımız Muharrem Matemizdeki yasımızı, lokmamızı Hakk Muhammed Ali, Pir Hünkar Hacı Bektaşi Veli, Boz Atlı Hızır kabul eylesin.
Tüm yol Pirlerimize, Analarımıza, Babalarımıza , yol taliblerimize Aşk-ı Muhabbetlerimi sunuyorum.

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu
İnanç Yol ve Erkan Kurulu Başkanı
Cafer Kaplan

About the author

Related